Son dönemde merak edilen sorulardan biri Akdeniz Midyesi'nin helal olup olmadığı. İslam’da yiyeceklerin helal veya haram olması, dini kurallar ve ilkeler doğrultusunda belirlenir. İşte bu konunun detayları ve Kur’an ile Sünnet’ten gelen bilgiler.

Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu'nun konuya ilişkin fetvası şöyle...

İslam, insanların maddî ve manevî zarar görebileceği şeyleri yasaklamış, faydalı olanları ise helal kılmıştır. Kur’an-ı Kerîm'de, temiz ve helal yiyeceklerden tüketilmesi gerektiği belirtilmiştir: “Ey insanlar! Yeryüzünde bulunan helal ve temiz olan şeylerden yiyin…” (el-Bakara, 2/168). Ayrıca, deniz ürünleri de helal olarak belirtilmiştir: “Size ve yolculara geçimlik olmak üzere deniz avı ve yiyeceği helal kılındı…” (el-Mâide, 5/96).

Hz. Peygamber (s.a.v) deniz ürünlerinin helal olduğunu

belirtmiştir. "Denizin suyu temiz, ölüsü helaldir" hadisi, deniz suyu ve ürünlerinin temizlik ve helallik açısından bir problem oluşturmadığını ifade eder (Ebû Dâvûd, Tahâret, 39 [83]).

İslam âlimleri, deniz ürünlerinin helal olduğunu çeşitli görüşlerle desteklemiştir. Balık türleri genel olarak helal kabul edilirken, Hanefî âlimler balık dışındaki ürünleri helal görmemektedir. Mâlikî, Şâfiî ve Hanbelî mezhepleri ise deniz ürünlerini geniş bir şekilde helal sayar. Ancak timsah, kurbağa, yengeç, kaplumbağa gibi hayvanlar konusunda farklı görüşler vardır.

Genel olarak, yengeç, ıstakoz, karides, kalamar ve midye gibi ürünlerin helal olduğu söylenebilir. İslam’ın genel ilkeleri doğrultusunda, sağlığa zarar vermeyen ve açık bir şekilde yasaklanmayan ürünlerin tüketilmesi helal kabul edilir.