Son yıllarda hem sağlığa faydaları hem de yüksek gelir potansiyeliyle adını sıkça duyuran aronya meyvesi, Türkiye’de çiftçilerin yeni gözdesi haline geldi. Antioksidan yönünden zengin içeriği sayesinde “süper meyve” unvanını kazanan aronya, klasik tarım ürünlerine göre çok daha fazla kazandırıyor. Öyle ki, bir dönüm aronya bahçesi, onlarca dönüm geleneksel tarım arazisinin gelirine denk kazanç sağlayabiliyor.
SAĞLIK VE KOZMETİK SEKTÖRÜNÜN GÖZDESİ
Bağışıklık sistemini güçlendirdiği bilinen aronya, sadece sofralık tüketimle sınırlı kalmıyor. Tıbbi ürünlerden gıda takviyelerine, kozmetikten içeceklere kadar birçok alanda yoğun talep görüyor. Özellikle Avrupa ve Orta Doğu pazarlarında aronya ihracatına olan ilgi artarken, iç piyasada da işlenmiş ürünlere
yönelik rağbet hızla büyüyor.
ARONYA NEDEN BU KADAR KAZANDIRIYOR?
Düşük bakım maliyetiyle ekonomik üretim imkânı sunuyor.
Az su tüketimiyle çevre dostu tarım yapılabiliyor.
Kilo başına satış fiyatı klasik meyvelerin çok üzerinde.
İhracat potansiyeli güçlü, alıcı bulmak kolay.
Sağlık sektöründe kullanım alanı genişledikçe talep de artıyor.
YATIRIM ÖNCESİ UZMANLAR UYARIYOR
Her ne kadar kazanç potansiyeli yüksek olsa da uzmanlar, aronya tarımına başlamadan önce mutlaka küçük ölçekte deneme yapılmasını öneriyor. Eğitim, iklim uygunluğu ve pazar araştırması gibi başlıklar dikkate alınmadan yapılan yatırımlar, istenen getiriyi sağlamayabilir.