Türkiye’nin doğurganlık hızı 1.48’e düşerek tarihinin en düşük seviyesine geriledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Bu hayra alamet değil” sözlerinin ardından TÜİK’in 2100 yılı projeksiyonu yeniden gündeme geldi.
ERDOĞAN: "iYi BiR YERDE DEĞiLiZ"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin doğurganlık hızının 1.5’in altına düşmesiyle ilgili önemli uyarılarda bulundu. Erdoğan, "Buraya 3’lü seviyelerden geldik. Hedefimiz çok daha farklıydı. Ama şu an itibarıyla iyi bir yerde değiliz" dedi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın konuya ilişkin çalışmalarını sürdürdüğünü de vurguladı.
TÜİK’İN 2100 PROJEKSİYONU: NÜFUS DÜŞÜŞE GEÇECEK
TÜİK’in yayımladığı “Nüfus Projeksiyonları, 2023-2100” raporuna göre, doğurganlık hızındaki düşüş devam ederse Türkiye’nin nüfusu 2050’den sonra azalmaya başlayacak. Rapora göre:
2023’te nüfus: 85 milyon
2030’da nüfus: 88 milyon
2050’de nüfus: 93 milyon
/>
2100’de nüfus: 77 milyonun altı
DÜŞÜK SENARYO: 55 MİLYONUN ALTINA iNEBiLiR
TÜİK’in düşük senaryosuna göre, doğurganlıkta mevcut düşüş eğilimi devam ederse:
En yüksek nüfus 2044’te 89 milyon olarak görülecek
2100 yılında nüfus 55 milyonun altına düşecek
Birleşmiş Milletler’in daha uç bir senaryosunda ise Türkiye’nin 2100 yılı nüfusu 38 milyona kadar inebiliyor.
YÜKSEK SENARYODA 100 MİLYONUN ÜZERİ
Doğurganlığı artırıcı politikaların etkili olması halinde ise, TÜİK’in yüksek senaryosuna göre:
Türkiye nüfusu 2056 yılında 100 milyonun üzerine çıkabilir.
DEMOGRAFİK YAPI DEĞİŞİYOR
Uzmanlar, bu verilerin sadece nüfus değil, eğitim, emeklilik, sağlık ve ekonomi politikaları açısından da ciddi etkiler yaratacağı görüşünde. Çalışan nüfus oranı azalırken yaşlı nüfusun artması, sosyal güvenlik sistemini de zorlayacak.