Artan fiyatlar ve değişen üretim standartları nedeniyle tuvalet kâğıdı seçimi artık basit bir alışveriş olmaktan çıkıyor. Uzmanlara göre pek çok ürün, hem hijyen hem de sağlık açısından ciddi riskler barındırabiliyor. Tüketicilerin yalnızca fiyata odaklanarak yaptığı seçimler, daha çabuk tükenen, tahriş eden ya da hijyenik olmayan ürünlerle karşılaşmalarına yol açabiliyor.
KALIN GÖRÜNEN HER ÜRÜN KALİTELİ DEĞİL
Piyasada 2 veya 3 katlı gibi görünen bazı tuvalet kâğıtlarının katları kolayca dağılabiliyor. Bu durum hem hijyen kaybına hem de ürünün hızla bitmesine neden oluyor. İnce yoğunluklu ürünlerin ise hassas ciltlerde tahrişe yol açtığı belirtiliyor.
Dermatologlar, baskılı, kokulu ve boyalı tuvalet kâğıtlarının ciltle temas ettiğinde alerjik reaksiyonlara sebep olabildiğini
belirtiyor. Hassas cilt yapısına sahip kişilerin özellikle parfümlü ürünlerden uzak durması öneriliyor.
GRAMAJ VE YAPRAK SAYISI OYUNUNA DİKKAT
Zam dönemlerinde sıkça görülen gramaj düşürme uygulamalarına karşı uzmanlar, “Fiyata değil gramaja bakın” uyarısı yapıyor. Daha ucuz görünen bazı ürünler, aslında daha az yaprak içerdiği için tüketiciyi yanıltabiliyor.
Özellikle internet satışlarında merdiven altı üretimlerin arttığına dikkat çekiliyor. Taklit ambalajlarla piyasaya sürülen sahte tuvalet kâğıtlarının hijyenik koşullarda üretilmediği ve sağlık riski taşıdığı ifade ediliyor.
Tuvalet kâğıdının banyoda açık alanda tutulması, nem nedeniyle küf ve bakteri oluşumuna yol açabiliyor. Uzmanlar, ürünün kapalı bir dolapta, kuru ortamda saklanmasını tavsiye ediyor.







