İsrail, savunma alanında geliştirdiği Demir Işın (Iron Beam) adlı lazer silahını devreye sokmak için çalışmalarını hızlandırdı. İsrail Savunma Bakanlığı, pazartesi günü yaptığı açıklamada, ünlü savunma firmaları Rafael ve Elbit ile yürütülen projede son aşamalara gelindiğini belirtti. Bu lazer teknolojisi, füze ve drone saldırılarını maliyeti düşük ve etkili bir yöntemle engellemek amacıyla tasarlandı. Rafael firması aynı zamanda İsrail'in mevcut Demir Kubbe savunma sistemini de geliştiren şirket olarak biliniyor.
2 MİLYAR ŞEKELLİK ANLAŞMA
Savunma Bakanlığı, lazer sisteminin tasarımı ve seri üretimi için Rafael ve Elbit firmalarıyla yaklaşık 2 milyar Yeni İsrail Şekeli (yaklaşık 18,2 milyar TL) değerinde bir anlaşmaya imza attı. Bu anlaşma kapsamında üretim süreci hızlandırılarak Demir Işın'ın bir yıl içinde faaliyete geçirilmesi hedefleniyor. İsrail'in savunma kabiliyetini büyük ölçüde artırması beklenen bu teknoloji, düşman saldırılarına karşı ülke savunmasına yeni bir boyut katacak.
DEMİR IŞIN NASIL ÇALIŞIYOR?
Lazer teknolojisiyle geliştirilen Demir Işın, İsrail toprağına yöneltilen füzeleri, insansız hava araçlarını ve roketleri hedef alıp etkisiz hale getiriyor. Geleneksel sistemlerde olduğu gibi füzeler yerine lazer kullanılması, maliyet açısından da büyük bir avantaj sağlıyor. Demir Kubbe sistemi, roketlerin yerini radarla tespit ederek füzelerle imha ediyor. Ancak CNN’in analizine göre Demir Işın, aynı görevi lazer ile çok daha düşük bir maliyetle yapabiliyor. Ulusal Güvenlik Çalışmaları Enstitüsü’nden (INSS) araştırmacı Yaşua Kaliski, Demir Kubbe'de her roket için iki füzenin ateşlendiğini belirtti.
"2
DOLARLIK LAZER ATIŞI"
Demir Kubbe'nin roket başına maliyeti yaklaşık 50 bin dolar olarak belirtilirken, eski İsrail Başbakanı Naftali Bennett, Demir Işın lazer sistemiyle yapılan savunmanın "lazer başına 2 dolara" mal olacağını açıklamıştı. Bu maliyet avantajı, İsrail’in ekonomik ve askeri güvenlik stratejisi için büyük bir kazanım olarak değerlendiriliyor.
HAVA KOŞULLARININ ETKİSİ: SİSTEMİN ZAYIF YÖNLERİ
Savunma Bakanlığı yetkilileri, Demir Işın teknolojisinin savaşta yeni bir çağ başlatabileceğini öne sürerken, uzmanlar bazı kısıtlamalara dikkat çekiyor. CNN analizine göre, lazer teknolojisi bulutlu, yağmurlu veya puslu hava koşullarında tam kapasite çalışamayabilir. Ayrıca, sistemin sürekli aktif tutulması için yüksek miktarda elektrik enerjisi gerekiyor. Kaliski de lazer teknolojisinin özellikle kısa menzilli tehditlere karşı oldukça etkili olduğunu, ancak balistik füzelere karşı aynı başarıyı sağlayamayabileceğini belirtti.
LAZER SİLAHI KULLANAN DİĞER ÜLKELER
Dünya genelinde çeşitli ülkeler de lazer teknolojisini askeri amaçlarla kullanmaya başladı. ABD Donanması, 2020 yılında uçakları havada etkisiz hale getirebilen bir lazer silahını denemişti. Birleşik Krallık, DragonFire adı verilen lazer silahının testlerini bu yıl gerçekleştirdi. Pentagon’un raporlarına göre, Rusya ve Çin de yüksek güçlü lazer sistemleri üzerinde çalışıyor. Moskova'nın Ukrayna cephesinde Peresvet adlı lazer silahını kullanarak uydu ve radar sistemlerini devre dışı bıraktığı ifade ediliyor. Çin ordusu, Silent Hunter adı verilen bir lazer silahını özellikle drone’lara karşı kullanırken, İran’ın bu alanda sahip olduğu kapasite ise belirsiz.