Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Hür Demokrat Partili (FDP) Maliye Bakanı Christian Lindner'i görevden alarak hükümeti çalkantıya sürükledi. Sosyal Demokrat Partili (SPD) Scholz'un dünkü açıklamasına göre, hükümetin devamı için 15 Ocak'ta güvenoyu isteyecek.

Rusya-Ukrayna savaşının enerji krizine yol açması ve mali dengelerdeki bozulmalar, SPD, FDP ve Yeşiller’den oluşan koalisyonda anlaşmazlıkları artırdı. Özellikle 2025 bütçesi, emeklilik düzenlemeleri ve büyüme politikalarındaki farklı görüşler koalisyonu sarsarken, Scholz'un çarşamba gecesi Lindner'i görevden alması hükümetin çöküşüne neden oldu.

FDP BAKANLARI ÇEKİLDİ

Karara tepki gösteren Lindner, FDP’nin koalisyondan ayrıldığını belirterek Adalet Bakanı Marco Buschmann ve Eğitim ve Araştırma Bakanı Bettina Stark-Watzinger'in istifa ettiğini duyurdu.

Scholz'un danışmanı Jörg Kuckis Maliye Bakanı olarak atanırken, Ulaştırma Bakanı Volker Wissing Adalet Bakanlığı’na, Yeşillerden Cem Özdemir ise Tarım Bakanı görevinin yanında Eğitim ve Araştırma Bakanlığı görevini de üstlendi.

LİNDNER'İN GÖREVDEN ALINMASI: KRİZİN TEMELİ

Başbakan Scholz, Rusya'nın Ukrayna işgaline karşılık daha fazla borçlanma ve harcamaları artırma yönünde adımlar atmak istiyordu. Lindner ise bütçeyi koruma amacıyla vergi ve harcama kesintileri teklif etti. Kesintiler, sosyal yardımlar, iklim

fonları ve Ukrayna'ya desteği de kapsıyordu. Görevden alınmasının ardından Lindner, krizin sorumlusu olarak Scholz'u hedef aldı ve, "Başbakan, Anayasa'daki borç frenini askıya almamı istedi. Bu, yeminime aykırı olurdu" dedi.

Lindner ayrıca, FDP'nin vergi yükünü azaltmak, enerji ve iklim planında reform yapmak ve kaçak göçü kontrol altına almak gibi politikalarının SPD ve Yeşiller tarafından göz ardı edildiğini savundu. Scholz'u eleştirerek, "Olaf Scholz, ekonomik canlanma ihtiyacını görmedi ve vatandaşların ekonomik endişelerini küçümsedi" açıklamasında bulundu.

HABECK'TEN TEPKİ

Yeşillerden Başbakan Yardımcısı ve Ekonomi Bakanı Robert Habeck, koalisyonun dağılmasını "trajedi" olarak niteleyerek FDP'yi Ukrayna mücadelesine destek vermemekle suçladı.

GÜVENOYU SONRASI ERKEN SEÇİM İHTİMALİ

Scholz'un ocakta talep ettiği güvenoyu oturumu, hükümetin geleceği açısından kritik önem taşıyor. Erken seçim kararı alınması durumunda, en geç mart sonu veya nisan başında yapılması bekleniyor.

Ana muhalefetteki Hristiyan Sosyal Birlik Partisi (CSU) Genel Başkanı Markus Söder, sürecin hızlandırılması gerektiğini belirterek, "Hükümet tarih oldu, daha fazla zaman kaybedilemez" dedi.

Eğer güvenoyu alamazsa, Scholz'un Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier'den seçime gitme talebinde bulunması ve 60 gün içinde seçime gidilmesi bekleniyor. Normal şartlarda genel seçimler 28 Eylül 2025'te planlanmıştı.