Uluslararası bir fizikçi ekibi tarafından geliştirilen sistem, helyum atomlarının yüksek enerjili hallerinden oluşturulan karmaşık dalga paketleri temelinde çalışıyor. Bu dalga paketleri ışıkla etkileşime girdiğinde, ömürleri boyunca tekrarlanamayan benzersiz desenler yani “kuantum parmak izleri” oluşturuyor. Araştırmacılar bu desenleri analiz ederek zamanı femtosaniye (saniyenin katrilyonda biri) düzeyinde ölçmeyi başardı.
Yeni yöntem, klasik saatlerin yaptığı gibi salınım veya tekrarlayan döngüleri saymıyor. Bunun yerine, dalga paketinin oluşturulduğu anı temel alarak mutlak zamanı kaydediyor. Böylece ölçülen zamanın, sistematik hatalardan tamamen arınmış olduğu doğrulanabiliyor.
HESAPLAMALAR DOĞRU ÇIKTI
Deneyler, atomları uyararak foto-efekt oluşturan ultra kısa lazer darbeleriyle
gerçekleştirildi. Elde edilen veriler, teorik hesaplamalarla birebir örtüştü. Uzmanlara göre yalnızca birkaç nanosaniyelik bir gözlem bile doğru zaman ölçümü için yeterli. Ayrıca bu kuantum dalga paketleri, onlarca hatta yüzlerce nanosaniyelik zaman bilgisini depolayabiliyor.
YENİ TEKNOLOJİ BİLİMİN SINIRLARINI GENİŞLETEBİLİR
Bilim insanları, bu yöntemin özellikle spektroskopi ve yüksek enerji fiziği gibi alanlarda çığır açabileceğini belirtiyor. Kuantum saati, çok hızlı gerçekleşen olayların süresini ölçmek için bir başlangıç referansına ihtiyaç duymadan çalışabiliyor.
Uzmanlar, bu teknolojinin femtosaniye düzeyindeki doğruluğuyla fizik araştırmalarında devrim yaratabileceğini vurguluyor. Yeni kuantum saati, zamanın doğasını anlama biçimimizi kökten değiştirebilecek bir buluş olarak değerlendiriliyor.







